3 Ocak 2011 Pazartesi

Tam 1 milyon kişi!

Yılbaşında Taksim meydanı ve civarında tam 1 milyon kişi varmış. Gerekiyorsa kızın, genellemenin dibine vuracağım:
Eğlenmeyi sadece paraya paralelleyip; parasız eğlenceyi piyasa mekanlarda karı kız kesme olarak gören güruhun, senenin en günahkar gecesinde, bakmayı avuçlamaya, laf atmayı durdurulamaz sevişme çığlıklarına döndürdüğü gecede 1 milyon kişi aynı alanda! Tüylerim diken diken oldu! Kitlesel eğlenceyi, "Şükür kimse üstüme kusmadı, laf atan olmadı, dans ettiğim için uzaylıymışım gibi bakmadılar, eee bıçak falan da yemedik" diye bitirmeyi hedefleyen bir azınlık için kesinlikle Taksimin yakınlarına bile gidilmemesi gereken bir durum vardı. Bu arada bu kadar ağır yüklenmenin nedeni: evet, insanlara hobi, eğlence, sanat, yaratma gibi içsel enerjiyi sağlıklı şekilde dışa vurmayı sağlayamayan sisteme kızalım, kabul. Ama dinsel, örfsel, göreneksel yasaklamaların dibine kadar savunucusu olup, en masum şekilde kızlı erkekli bir yaşam sürememenin baş nedeni bizim apaçilerimiz değil mi? Kendi sikişebilenine "çapkın", kadın kısmının flört edenine bile "orospu" diye bakan bir kitle; nasıl eğlenebilir ki aynı meydanda kadınlarla, kızlarla? Hem de sürü psikolojisi ile gazlama, orada olanları malum kelimelerle yaftalama eğilimi zirvedeyken!
Yok kardeşim almam, gidene de dur derim; sevdiklerim niye pandik yesin ki! Futbol stadında nasıl manyaklar birbirini yiyorsa, stadın yanından bile geçmem millet birbirini keserken, gladyatör arenası gibi birbirlerini yesinler kardeşim senede bir gün sevgili turbo libido arkadaşlar. Ben bir gün Taksimsiz yaşayabilirim, bana "Ama biz gitmediğimiz için böyle oluyor" martavalını da kimse okumasın; maça gidip örgü örsem herkes sakinleşip "edep yahu, ders alalım, sakin sakin oturalım" mı diyecek?
Akacak kan damarda durmaz, patlamış libidonun önünde durulmaz!