16 Şubat 2011 Çarşamba

Mizah Dergilerime Dokunma!

Daha öncede söylemiştim; türlü taraflı, yanarlı dönerli basından ziyade siyasi gündemi mizah dergilerinden takip ederim; artık son kalelerime sıra geldi sanırım ve eften püften sebeplerle, mizah dergileri maddi dayatmalar ve davalar dışında farklı operasyonlarla zapt-ı rapt altına alınmak isteniyorlar.
Bunun en son örneği Penguen dergisinin 438. sayısındaki Bahadır Baruter&Fatih Solmaz imzalı camide Tanrı ile cep telefonu ile konuşan adam karikatürü. Karikatürün komikliği; düşünsenize tüm yerleşik dinsel dogmaları (sen konuşursun Tanrı dinler - Tanrı cevap verirse zaten sana İsa, Musa, Muhammed denir!) sorgulayarak, kulun Tanrısını cepten arayarak mazeret bildirmesinde yatıyor. Yıllar yılı ezbere okunan duaların anlamını bile çoğunlukla bilmeden mekanik edilen ibadete inat; kul ibadeti esnasında bir bakıma işin özünü yakalıyor: Tanrısı ile iletişime geçmek! ibadetin amacı kulun tanrısına yakarmasıdır; cami, imam ve cemaat; ibadetin ikincil şartları/ amacıdır. Bu karikatürün bende bıraktığı iz budur; ki kimi insanlarda bambaşka etkiler bırakmıştır ki; yaratımsal süreçlerin sonuçlarının herkes tarafından farklı algılanması esas güzel olan değil midir? Öyledir ama yapılanı kendine hakaret olarak algılamak; dinime küfrediyorlar diye, kendi iç hezeyanlarının ve manevi boşluklarının sorumlusu olarak niye bir karikatürü görüyorsun ki? Bundan daha önemlisi linç kampanyası yaratmaya çalışarak, dinime küfrediliyor maskesi ile, niye mizah dergilerinin siyasi eleştiri yeteneğini sakatlamaya çalışmaya yönelik esas amacını saklıyorsun ki?
Mizah dergileri, çok farklı düşünce, inanış ve bakışlara sahip, farklı yaratım süreçleri içinde eserler veren insanların buluştuğu platformlardır. Bir karikatüre kızıp; dergiye saldıramazsın; mizah oto sansür yapmaz, düşünceye ket vurmaz.
Sakın ama sakın mizah dergilerime saldırma, her hafta 10'ar tane alır, maddi manevi yıkımına engel olurum!

Hiç yorum yok: