11 Ağustos 2010 Çarşamba

Buhar Çıkarmak

Eninde sonunda dönüp dolaşıp hepimiz istediğimiz hayatı yaşıyoruz.

Kimisi hayatının geri kalanını herhangi bir köyde tamamlamak isterken, tatil için gittiği sahil kasabasından bir hafta sonra kendisini yaşadığı büyük şehre zor atıyor.

Kimisi büyüdüğü küçük şehirden, büyük şehre gitmek için kıvranıp duruyor.

Büyük şehirde yaşayan, kasabada yaşayanı anlamıyor; köyde yaşayan şehirliye "deli" diye bakıyor.

Ama ne olursa olsun su yolunu buluyor. Şehirde yaşamak zorunda olan haftasonu kendini atıyor otobanın kenarındaki egzos kokulu çime/ bahçeli kafeye/ ormana atıyor rahatlıyor; köydeki de ayda yılda bir kasabaya/ şehre/ mega köylere inip; sonrasında koşarcasına evine dönüyor.

Herkes bir şekilde buharını usul usul salıyor. Ya da zorla salmayı öğreniyor. Tüm sorunlarda zaten zamanla buharını yavaş yavaş bırakmayı beceremeyip, patlatarak atanlardan çıkıyor.

Hiç yorum yok: